BAŞARIYA GİDEN YOL, VERİMLİ ÇALIŞMAKTAN GEÇER
Hazırlayan: Sara EMİNOVSKA
Eğitim uzmanlarına göre, bir öğrenci çalışma zamanını ve gayretini en ekonomik şekilde kullunmalıdır. Çalışma saatlerini bir programa bağlamalı, çalışma, eğlence ve dinlenme süresini ayarlamalı ve bunu uygulama alışkanlığı kazanmalıdır. Plânsız çalışma hem zaman kaybettirir, hem de çalışma isteğinin yitirilmesine sebeb olur. Önce ufak tefek önemsiz konuları eleyip, daha sonra çalışmaya başlamak, en etkili çalışma saatlerinin kaybına sebep olur. Bu nedenle günlük ya da haftalık çalışma programı hazırlanırken, en güç öğrenilen dersleri en verimli çalışma saatlerine koymak gerekir. Her çalışma parçasının süresi, çalışılacak konunun tipine ve zorluğuna göre ayarlanmalıdır. Öğrencinin baştan sona kadar dikkatini koruyarak sürdüreceği uzunlukdaki süre, o öğrenci için en uygun çalışma süresidir. Küçük yaştakilerin dikkatleri daha kısa sürelidir. İleri yaştakilerin ise daha uzundur. Bu özellik günlük çalışma süresinin düzenlenmesinde göz önüne alınmalıdır.
Uzmanlar şunları belirtiyor. Acaba bizde öğrencilerin çalışmalarına ilişkin gerçek durumlar ne? Petek dergisi olarak biz bu konuda bir araştırma yaparak, okulmuzdaki öğrencilere yukarıda sözü ettiğimiz konuları sorduk. Acaba onlar çalışma saatlerini nasıl değerlendiriyor ve programlı bir şekilde çalışıyorlar mı?
AKTİV VE ÇALIŞKAN Okulda aktiv bir öğrenci olan Dilek İsmail, günde yaklaşık olarak iki-üç saat çalıştığını belirtiyor. Dilek, ayrıca başarısının daha iyi olması için çalışma saatlerini daha fazla olması gerektiğini düşünüyor. Programlı bir şekilde çalıştığına inanan Dilek, “Bilgi sahibi olmak için elimden geleni yapıyorum ve ders konusunda iyi olduğuma eminim” şeklinde konuştu. Sekizinci sınıf öğrencisi Sibelcan Emin ise günde dört saat programlı bir şekilde çalıştığının altını çizdi. Sibelcan çalışmalarında öncelik matematik dersine veriyor. Hafta için her gün devamlı çalışmaları gerektiğinin bilincinde olan Benek Bayram, günde iki saat çalıştığını ancak başarıya ulaşma yolunda çalışma saatlerinin daha fazla olması gerektiğini ileri sürdü. Çalışkan bir öğrenci olduğunu düşünen Ebru Musli, daha da başarılı olmak için derslerime fazla ilgi göstermesi gerektiğini kaydetti. Ebru’nun , günlük çalışma planı okulda almış oldukları dersleri tekrarlamak ardından ev ödevlerine yazmaktan oluşuyor.
Benek BAYRAM, Sibelcan EMİN, Faris ŞKRİYEL, Nesrin AEM
EZBERCİLİĞE HAYIR Öğrenciler için önemli başka bir konu da, ezberciliğe sapmamak, düşünme, anlama ve özümlemeye yönelmektir. Ezbercilik, çok zevkli olabilecek ve mutluluk getirecek öğrenme faaliyetini, tatsız bir angaryaya çevirir. Bilgiler mantık çerçevesinde birleştirilmediğinde, iz bırakmaz, bazen gülünç bir şekilde birbirine karışır ve çabuk unutulur. Daima düşünme , anlama ve yorumlamaya yönelik çalışmak gerikir. Böyle çalışmak hafızanın yükünü azaltır, bilgileri yerine göre hatırlamaya ve kullanmaya elverişli kılar. Bizim öğrencilerimiz derslerini anlamaya yönelik çalışıyorlar. “Ben derslerimi haer zaman anlamaya yönelik çalışıyorum, çünkü derslerimiz ezbere çalışmaktan yararımız, faydamız yoktur” diyor Zehra Şehu, yedinci sınıf öğrencisi. “Doğrusunu söylemek gerekirse bazı derslerimi anlayarak bazı derslerimi ise ezbere çalışıyorum” dedi, Ebru. Nesrin Aem ise eskiden bazı derslerini anlamadığında ister istemez ezbere çalışıyormuş, şimdi kesinlikle derslerine anlayarak çalışıyor.
Ebrar BEYOĞLU,Dilek İSMAİL, Zehra ŞEHU, Ebru MUSLİ
PROGRAM GEREKSİZ Uzmanlara göre, öğrenci okulda bulunuş amacını aklından çıkarmamalı, haylazlıktan ve zamanını boşa harcamaktan kaçınmalıdır. Gelecekteki başarı ve mutluluğun temeli okul sıralarında atılır. Unutulmamalıdır ki hayat oyun ve eğlenceden ibaret değildir. Öğrencilerimiz serbest zamanlarını değerlendirmede çok hassas davranıyor. Zehra Şehu için serbest zaman diye bir söz yok, çünkü günün her saatini değerlendiriyor. Arkadaşlarımız Türkan Ruşit, Ebrar Beyoğlu ve Faris Şkriyel’in çalışma saatleri farklı olsa da derslerini hiç aksatmadan çalışıyorlar. Çalışma koşulları gayet iyi. Serbest zamanlarını oyun oynayarak ve bilgisayar başında geçiriyorlar. Hepsi ortak bir noktada birleşiyorlar. Onların günlük ve haftalık çalışma programları yok. Faris’e göre çalışma programı gereksizken Türkan ise program yapmak için kendini hala küçük hisediyor.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder